Op. Dr. Burak Pasinlioğlu

Klinik Adresi

Harbiye Mah. Mim Kemal Öke Cad. Erenler Apt. No:12 Daire: 1 Nişantaşı, Şişli - İstanbul

Telefon Numarası

+90 212 706 9075

E-posta Adresi

[email protected]

Estetik Ameliyatlarda İz Kalır mı? İzleri Azaltmak için Öneriler

  • 91 Views
  • 25 May 2025

Estetik Ameliyatlarda İz Oluşumu Kaçınılmaz mıdır?

Estetik ameliyatlar cilt bütünlüğünü bozan cerrahi işlemler olduğundan, doku kesisi yapılan her cerrahide iz oluşması fizyolojik bir süreçtir. Ancak izlerin görünürlüğü, yerleşimi, rengi ve kalıcılığı pek çok faktöre bağlıdır. Bunlar arasında:

  • Cerrahın kullandığı kesi tekniği
  • Dikiş materyali ve yöntemi
  • Cilt tipi ve ten rengi
  • Genetik skar yatkınlığı
  • Kişisel iyileşme kapasitesi
  • Ameliyat sonrası bakım alışkanlıkları

yer alır. Kimi bireylerde izler zamanla silikleşip neredeyse görünmez hale gelirken, bazı kişilerde hipertrofik skar veya keloid gibi belirgin skar oluşumları gözlenebilir.

İzlerin Görünürlüğünü Belirleyen Faktörler

1. Cerrahi Teknik ve Kesi Yeri

İz kalma riskini etkileyen en önemli faktörlerden biri cerrahın uyguladığı teknik ve kesinin yerleşimidir. Estetik cerrahlar genellikle doğal vücut çizgilerine paralel kesi yapmayı tercih eder. Örneğin; meme estetiğinde izler meme altı kıvrımına, burun ameliyatında kolumella altına veya içe, göz kapağında doğal kat çizgisine gizlenir. Böylece izler dışarıdan neredeyse fark edilmez.

2. Bireysel Cilt Yapısı ve Genetik Faktörler

Açık tenli, kuru ve ince derili bireylerde izler daha belirgin olabilir. Ayrıca ailesinde keloid öyküsü olan kişilerde iz yönetimi daha hassas yapılmalıdır. Koyu ten rengine sahip bireylerde pigmentasyon sorunları (hiper/hypopigmentasyon) daha sık görülebilir.

3. Ameliyat Sonrası Bakım Alışkanlıkları

Ameliyat sonrası dönemde yaranın hijyenik tutulması, güneşten korunması, sigara ve alkol tüketiminin sınırlandırılması, yara iyileşmesini doğrudan etkiler. Bu nedenle iyileşme sadece cerrahın başarısı değil, hastanın sorumluluğu ile de doğrudan ilişkilidir.

İzleri Azaltmak İçin Bilimsel Olarak Etkili Yöntemler

Modern tıp, iz oluşumunu önlemede ya da azaltmada pek çok yöntemi bilimsel olarak desteklemektedir. Bunlar arasında hem topikal (yüzeysel) hem de teknolojik uygulamalar yer alır.

1. Silikon Bazlı Ürünler

Silikon jel veya silikon sheet (yaprak) ürünler, skar oluşumunu önlemede altın standarttır. Klinik çalışmalarda, bu ürünlerin özellikle hipertrofik skar ve keloid oluşumlarını engellemede etkili olduğu gösterilmiştir.

  • Günde 1–2 kez silikon jel uygulaması
  • Ya da 12–24 saat arası silikon sheet kullanımı
  • Ortalama kullanım süresi 2–3 aydır

2. Güneşten Korunma

Güneş ışığı, iyileşmekte olan skarlarda pigment birikimine yol açabilir ve izlerin koyulaşmasına neden olur. Bu nedenle yüksek faktörlü güneş kremleri (SPF 50+) kullanımı, özellikle açık bölgelerde yapılmış ameliyatlarda olmazsa olmazdır.

3. Masaj ve Doku Mobilizasyonu

Dokuya nazikçe yapılan günlük masajlar, kolajen liflerinin düzenli yerleşmesini teşvik eder ve sert doku oluşumunu engeller. Bu masajlar cerrahın yönlendirmesiyle doğru zamanda başlanmalıdır.

4. Skar Kremleri ve Cilt Yenileyici Serumlar

İçeriğinde allantoin, E vitamini, C vitamini, soğan ekstresi, çinko gibi yenileyici ajanlar bulunan ürünler, izlerin rengini ve kabarıklığını azaltabilir.

5. Lazer Tedavileri ve Fraksiyonel Radyofrekans

İnatçı ve belirgin izlerde dermatolojik teknolojiler devreye girer. Özellikle:

  • Fraksiyonel CO₂ lazer
  • IPL (yoğun atımlı ışık)
  • Mikroiğneli radyofrekans

gibi uygulamalar, hem renk farklılıklarını azaltır hem de cildin yeniden yapılanmasını destekler.

Hangi Ameliyatlarda İz Daha Belirgin Olabilir?

Tüm estetik ameliyatlar potansiyel iz bırakabilir, ancak bazı bölgeler bu konuda daha risklidir:

  • Karın germe (abdominoplasti): İz genellikle uzun ancak bikini hattında gizlidir
  • Uyluk ve kol germe: Cilt kalitesinin zayıf olduğu bölgelerde iz daha görünür olabilir
  • Keloid geçmişi olan bireylerde yapılan her kesi: Dikkatli iz yönetimi gerektirir
  • Burun, göz kapağı, dolgu ya da botoks gibi minimal invaziv işlemler: Genellikle iz bırakmaz

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Tıbbi olarak her kesi sonrası bir iz kalması beklenir. Ancak bu iz zamanla solar, incelir ve çoğu durumda fark edilmez hale gelir.

Cerrahın önerilerine harfiyen uymak, silikon ürünler kullanmak, güneşten korunmak ve sağlıklı yaşam tarzı (sigarasız, dengeli beslenme) iz oluşumunu minimize eder.

Genellikle dikişlerin alındığı veya kendiliğinden eridiği dönemi takiben, 2. haftadan itibaren iz tedavilerine başlanabilir. Ancak bu süre cerrahi alan ve iyileşmeye göre değişebilir.

Keloide yatkın bireylerde erken dönemde silikon sheet kullanımı, kortizon enjeksiyonu veya gerekiyorsa lazer desteği önerilir.

Tamamen silinmesi mümkün değildir. Ancak iyi bir tedaviyle %80–90 oranında solma ve düzelme elde edilebilir.

İletişim Formu